Tırnak yeme, tırnak koparma (tırnak koparmadan kasıt tırnak etrafındaki etler ve tırnakların çıkan kenarlarını koparma) olayı genelde küçük yaşlardan itibaren başlamaktadır. Fakat bu alışkanlık maalesef yetişkinlerin dahi büyük bir sorunu haline gelmiştir.
Küçük yaşlarda görülmesi durumunda önüne geçilmesi çok daha kolay olabilir. Bu konuda ebeveynlere büyük iş düşüyor. Kontrol altına almayla engellenebilir.
Peki yetişkinlerde bu alışkanlık neden bu kadar sık görülüyor? Çözümü var mıdır, varsa nedir?
Bu hastalığın (alışkanlık desek daha doğru olur) maalesef bir ilacı falan yok. Kişi ancak kendi kendine bunu yenebilir. Bu da ancak güçlü bir iradeyle olur. Gerçi son zamanlarda tırnak eti çıkarıcı, tırnak yiyenlere özel oje gibi şeyler piyasaya çıksa da, bu alışkanlığı bırakmaya yönelik şeyler değildir sadece biraz daha zorlaştırmaktadır, çözüm değildir.
Bu alışkanlık, özellikle stresli ve yoğun işler yapan ya da stres, kaygı ve heyecan durumu fazla olan kişilerde görülür.
Özellikle bilişim sektöründe çalışanların büyük çoğunluğunda mevcut. (Ben bilişimci olduğum için bilimşim sektörü örneği verdim) Bu kişilere dikkat edin tırnakları ve çevresi çok şekilsizdir. İşkence edilmiş gibi resmen. Ben bir iş arkadaşıma parmakların neden böyle diye sorduğumda, utanarak, "boşver" demişti. Halbuki nedenini biliyordum. Tırnakları sürekli dişlerinin arasındaydı. Tırnaklarının yarısı yoktu ve yarısından aşağısı da soyulmuş vaziyetteydi. O harikalar meydana getiren parmakların görüntüsü gerçekten korkunçtu. Yukardaki resimden çok daha kötüydü düşünün.
Bu alışkanlık bende de vardı. Fakat benimki sadece tırnak koparmaydı (dişlerimle değil, diğer elimin parmaklarıyla). İleri vaka olmasa da vardı. Mesela ne zaman heyecanlı bir maç izlesem o maç süresince tırnaklarımı kopartarak eziyet ederdim, ne zaman stresli bir gün geçirsem, o günün sonunda tırnaklarım, parmaklarım kan revan içinde kalıyordu. İşin kötüsü bunu yaparken çoğu kez farkında bile olmuyordum. Hatta bazen abartır, ellerimi ayak tırnaklarıma bile götürürdüm. Bu çok daha berbat bir durumdu. Fakat sonunda bu iğrenç alışkanlığı bıraktım..
Gelelim çözümlerine.. Ben kendimce şöyle bir çözüm ürettim ve başarılı da oldum. Siz de bu yöntemlere sadık kalırsanız başarılı olacağınıza inanıyorum. Bir nevi kendi kendinize terapi diyebilirim. Öncelikle irade önemlidir. Tıpkı sigara bırakma iradesi gibi. Aşağıdaki yöntemlerin sizlere faydalı olması dileğiyle..
- Bu işe başlamak için birinci kural 21 gün kuralını uygulamaya çalışmaktır. Bu kural uygulandığı takdirde büyük ölçüde kurtulacaksınız. Olmaz demeyin gerçekten çok etkili. Detayını verdiğim linkten inceleyebilirsiniz ama burda da bahsetmek gerekirse; 21 gün boyunca kesinlikle tırnaklarınızla oynamayın (tırnak makası ile kesmek dışında). 21 gün bir alışkanlık kazanmak için gereken süre eşiğidir. 21 gün kuralını uygulamaya karar verdiğinizde diyelimki 15. günde bu işe yeniden başlarsanız sayacı yeniden sıfırlamanız gerekiyor ve tekrar 21 gün boyunca asla tırnaklarınıza dokunmamanız gerekiyor. Yetişkin bir birey iseniz bunu başarabilirsiniz. Tıpkı benim başardığım gibi...
Peki bu iradeyi kendinizde göremiyorsunuz, ne yapmalısınız?
- Öncelikle kararlı olmalısınız ve kendi kendinize: "Ben artık bir daha bunu yapmayacağım ben yetişkin bir insanım, bunu yapmayacak iradem var, bu bana yakışıyor mu?" demeli ve güçlü bir iradeye sahip olmalısınız. (Evet gerçekten yetişkin bir bireye hiç yakışmayan bir harekettir bu)
- Bu kararı aldıktan sonra ne zaman kendinizi tırnaklarınıza meşgul görseniz anında geri çekin. Bu, iradenizi güçlü kılacaktır. Fakat fark ettiniz ki tırnak çıkmış bunu halletmeniz gerekiyor. o zaman bunu tırnak makası ile halledin.
- Yanınızda tırnak makası bulundurun. Bunda ayıp yok. Özellikle bayansanız çantanızda, erkekseniz varsa bir el çantanız, sırt çantanız o da yoksa cebinizde, eğer sabit bir yerde çalışıyorsanız o yerde mutlaka bir tırnak makası bulundurun ve ne zaman tırnağınızı yada tırnak etinizi bir şekilde koparacak olsanız bunu tırnak makası ile halledin.
- Tırnaklarını dişleriyle koparanlar için; tırnaklar arasında milyonlarca bakteri, virüs ve bir sürü hastalığa neden olabilecek milyonlarca mikrop bulunduğunu hatırlatmak isterim. En basitiyle insan her türlü temizliğini elleriyle yapmakta ve milyonlarca bakteri yığını tırnaklar arasına geçmektedir. İstediğiniz kadar sabunlayın yine de bakterilerden tam anlamıyla arınamazsınız. Kimse bir mikrop yığınını ağzına almak istemez! Ne zaman tırnağınızı ağzınıza götürecek olsanız bunu hatırlayın.
- Dışardan bunun ne kadar ezik ve çirkin bir görüntü oluşturduğunu hatırlayın. Evet gerçekten ezikçe bir durum. Sizi bu şekilde gören birisinin sizin hakkınızdaki düşünceleri değişebilir.
- Tırnak yemenin kardeşi olan dudak ısırma, parmak ısırma alışkanlığı da bunun gibidir. Dudak kenarından dişinizle bişey koparmaya çalışırken, parmağınızı ısırırken kendinizi kameraya alın ve kendinizi gözlemleyin. Görüntü hiç de hoşunuza gitmeyecektir.
- Birilerine elinizle, parmağınızla bişeyler göstermeye çalıştığınızı düşünün. Düşündünüz mü? Yer yarılsa da içine girsem durumu.. Parmaklarınızın kötü görüntüsü sizi fazlasıyla rahatsız edecektir.
- Parmaklarınızın ve tırnaklarınızın düzgün olduğu anki huzuru hatırlayın. Müthiş bir huzur. Deneyip yaşamanızı tavsiye ederim. Kendinize güveniniz artıyor bir miktar.
- Bunlar ve çok daha fazlası tırnak yeme, ısırma, koparma illetinden kurtulmak için birer neden.
Yukardaki adımları özellikle kendinize uygun olanı üstünde daha çok durup ısrarla ama ısrarla 21 gün kuralını uygulamaya çalışın. Bu gerçekten çok etkili olacaktır. Ben özellikle bu şekilde yendim.
Sizin de bu illetten benim gibi kurtulmanız dileğiyle..
Sağlıcaklakalın...
Sağlıcaklakalın...