20 Aralık 2017 Çarşamba

Ayak Mantarı Tedavisi


İnsanların en çok muzdarip olduğu konulardan biridir ayak mantarı. Parmak araları sürekli kaşınır, acılı bir kaşıma ihtiyacı hisseder, kimi zaman yolda yürürken bile ayakkabıyı çıkarıp kaşıyacak kadar ileri derecede rahatsızlık verir. Evde kimi zaman kanayıncaya kadar kaşıma yapılır ama hala kaşıma ihtiyacı dinmez. Özellikle dışardayken bu kriz sizi tuttuysa vay halinize :))

Gelelim, ayak mantarıyla nasıl baş edeceğinize.. Öncelikle bazı bilgileri vermekte fayda var.

Ayak Mantarının Nedenleri

  • Ayak mantarının en büyük nedenlerinden biri ayakları uzun süre nemli tutmaktır. (Kimi zaman ıslak ayak üzerine çoraplar giyilir. Bu çok yanlış bir davranıştır. Ayaklar mutlaka kurulanmalıdır)
  • Ayakların çok terlemesi ve kirli çorap giyilmesi (bir çorap en fazla bir gün giyilmelidir)
  • Ayağı sıkan ayakkabıları uzun süre giymek (seyahatlere çıkmadan önce bu mutlaka düşünülmeli)
  • Halka açık yerlerde ıslak zemine basılması (örneğin spor merkezleri)
  • Kirli havuzda yüzdükten sonra temizlenmemek
  • Belki de en iğrenci denebilir, manikür pedikür bakım merkezlerinde genellikle ortak malzemeler kullanılır. Bir başkasının ayağındaki mantarı kolayca taşımanın yoludur bu. Buna dikkat edilmelidir. Eğer illa ki pedikür yaptıracaksanız kendi malzemelerinizi götürebilirsiniz.

Ayak Mantarı Bulaşıcı mıdır?

Unutulmamalıdır ki ayak mantarı bulaşıcıdır hatta çok çabuk bulaşır.

Ayak Mantarı Tedavisi

Öncelikle ayak mantarından korunmak için ayaklar her daim temiz tutulmalıdır. Banyo ya da ayak yıkama işleminden sonra mutlaka ve mutlaka ayaklar kurulanmalıdır. Mümkünse saçınızı kurttuğunuz fön makinesiyle ayaklarınızı ve parmak aralarını kurutabilirsiniz. Ayak mantarını önlemek için temel kural, ayakların kuru ve temiz olmasıdır.

İleri vakaysa mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. En uygun tedavi yöntemini o söyleyecektir fakat genelde doktorlar çok uzun süren ve genellikle kalıcı tedavi olmayan merhemler verirler. Malesef çoğu işe yaramıyor ve ayak mantarı bir süre sonra yeniden nüksediyor.

Peki ben nasıl kurtuldum?

Ben nasıl kurtulduğumu size anlatacağım. Bendeki ileri vaka değildi ama yine de birkaç yıl rahatsız etti beni. Ben de doktora bir iki defa gittim fakat yukarda bahsettiğim gibi, verdikleri merhem malesef bir işe yaramadı. Ayakların gün boyu vıcık vıcık olması da cabası. İyice araştırdıktan sonra bir yerde "ayak mantarınızdan bir gecede kurtulun" yazısı dikkatimi çekti. İlk başta inanmadım. Genelde bu tarz sansasyonel haberlere inanmam ama yine de detayını okuyayım dedim. Yazıda uhu tarzı bir tüpten bahsediyordu. Gittim eczaneye sordum var dediler. Yani aslı astarı varmış. İnanılmaz bişey ama bende işe yaradı. Reçetedeki talimatları okudum aynısını birebir uyguladım ve çok ilginç ki işe yaradı. İsmini hem unuttum hem de reklam olur diye vermek istemiyorum ama gidin eczaneye sorun mutlaka bilirler. Ayak mantarı için bir gecelik tüp varmış deyin mutlaka bilirler. 3-4 sene önceki fiyatı 15-20 TL arasıydı. Yani öyle alınmayacak bir şey değil. Ayrıca kesinlikle değer. 

Uygulanışı şu şekilde: 

  • Uhu yapıştırıcı tüpü gibi bir tüp veriliyor. İçindeki sıvı da hijyenik sıvılara benziyor. Ayakları bir güzel yıkayıp kuruladıktan sonra bu tüpü ayak tabanlarınıza eşit şekilde yayın ve özellikle ayak parmaklarınızın arasına iyice yayın. Sadece ayak parmaklarınız değil, tüm ayak tabanlarınıza yayın. Ayak tabanlarınıza yayarken elinizi kullanabilirsiniz sonra yıkayabilirsiniz.
  • 15-20 dk bu sıvının kurumasını bekleyin ve kesinlikle ayaklarınızı bir yere dokunmayın, çorap giymeyin, yürümeyin. Mümkünse ayaklarınızı yüksekçe bir yere atıp kurumasını bekleyin.
  • Kuruduktan emin olduktan sonra çorap giyebilir, yürüyebilirsiniz.
  • 1 gün boyunca asla suyla temas ettirmiyorsunuz ve ayaklarınızı katiyyen yıkamıyorsunuz. Bu yüzden bunu uygulayacağınız güne iyi karar vermelisiniz.
  • Bu tüpü yalnızca ve yalnızca 1 kere uygulamalısınız eğer başarılı bir şekilde uygularsanız çok büyük ihtimalle kurtulacaksınız ama uygularken yanlış bir şey yaparsanız ve başarısız olursa kesinlikle ikinci kez uygulamayın. Zaten prospektüste bunları özellikle vurguluyor. Nedenini bilmiyorum ama tahminimce ikinci kez uygulanırsa yeniden nüksetme ihtimali var. Ben yalnızca 1 defa uyguladım ve başarılı sonuç verdi. O gün bugündür çok şükür diyelim nazar değmesin :) ayak mantarı denen şey yok oldu.

Sizin de benim gibi kurtulmanız dileğiyle... Sağlıklı günler dilerim...




12 Aralık 2017 Salı

Kanal Tedavisi





Merhaba, sizlere kanal tedavisi deneyimimden bahsetmek istiyorum. Aşağıda yazacağım bilgiler benim geçirdiğim kanal tedavisi işlemleri içindir. Duruma göre farklı yöntemler uygulanabilir.

Kanal tedavisi denince genellikle akla çok uzun ve çileli işlemler gelir. Diş dolgusu çok sık yapılır da kanal tedavisi sıklıkla başvurulan bir yöntem değildir. Genelde dolguların artık işe yaramadığı durumlarda son çare olarak tercih edilir.

Peki ne zaman kanal tedavisi yapılmalıdır?

Daha önce bir diş dolgusu yaptırmış olup üzerinden baya uzun bir süre (5-10 sene) geçmişse ve bu diş dolgusu delinmiş ya da düşmüşse, eğer dişin içi fazla hasar görmemişse yeniden dolgu yapılması denenir. Eğer ikinci dolgu başarılı olursa ve dolgudan 2-3 hafta sonra bir ağrı sızı ve hassasiyet yoksa kanal tedavisine gerek olmaz. Ama genelde ikinci dolguda dişin içi daha fazla oyulduğundan sinirlere kadar inilir ve ikinci dolgu sinirlere baskı yaparak ağrı ve hassasiyete neden olur. Bu durumda artık son çare kanal tedavisidir. Zaten doktorunuz çekilen röntgene de bakarak buna karar verecektir.

Kanal Tedavisi Aşamaları

  • Tabiî ki ilk aşama olarak lokal anestesi yapılır. 15 – 20 dk ağzın uyuşması beklenir.
  • Eski dolgu kazınarak çıkarılır.
  • Kanal tedavisinin esas işlemi bu aşamada gerçekleşir. Dişin köklerine kadar inilip sinirler yakılarak etkisiz hale getirilir. Yakılarak derken gerçekten yakma işlemi gerçekleşir. Bu işlem sırasında dişçinin alet edevatlarının yanında ispirto gibi yanan bir alev görürsünüz. Ucu ince bir materyal bu alevde ısıtılarak dişin köklerine kadar inilir. Bu işlem sırasında merak etmeyin ağrı hissetmezsiniz çünkü lokal anestezi ile ağız uyuşmuş durumdadır.
  • Köklere inilip sinirler yakıldıktan sonra dişin içi uygun malzeme ile doldurulur. Genelde beyaz dolgu tercih edilir çünkü diğer dolgular daha sert olduğundan dişin kırılmasına sebep olabilir.
  • Dolgu işlemi yapıldıktan sonra işlem tamamlanmış olur. Teknoloji gelişti artık ve eskiden olduğu gibi günler süren tedaviler artık yok. Eskiden sinirleri yaksın diye dişin içine ilaç koyarlarmış sonra geçici dolgu yapılarak bir hafta sonra tekrar o dolgu sökülür ve yeniden yapılırdı. Artık bu işlemler olmadan tek seansta kanal tedavisi tamamlanabilmektedir.
  • Dolgu yapıldıktan sonra işlem bittiğinden yeme içme hemen gerçekleşebilir.
  • Bu işlem toplamda yarım saat ile bir saat kadar sürebilir. Bu sırada çene ve ağız sürekli açık kalmak zorundadır. Bu kısım biraz can sıkıcı olabilir ama sonuçta tedavi için bu kadarlık bir süreye katlanılabilir.

Kanal Tedavisinden Sonra Dikkat Edilmesi Gerekenler

Kanal tedavisi sırasında sinirler yakıldığından diş cansız bir hale bürünür dolayısıyla kırılganlığı artabilir. Bu yüzden bu dişi kullanırken biraz daha hassas olunmalıdır. Sert cisimlerden kaçınılmalıdır.
Kanal tedavisinden sonra birkaç gün ağrı sızı hissedilebilir bu gayet normal bir durumdur ama çok uzun sürerse mutlaka yeniden doktorunuza başvurunuz.
İşlem sırasında yakma işlemi gerçekleştiğinden ağzınızda birkaç gün yanık tadı olması da normal bir durumdur. Sonra kendiğilinden geçecektir.

Son olarak; kanal tedavisi asla korkulacak bir yöntem değildir. Diş dolgusundan bile daha kolay olabilir. Önemli olan doğru doktoru bulmanızdır.

Hepinize sağlıklı günler dilerim…